Gel, gel, ne olursan ol
yine gel,
İster kâfir, ister mecusi,
ister puta tapan ol
yine gel,
Bizim dergâhımız,
ümitsizlik dergâhı
değildir,
Yüz kere tövbeni
bozmuş
olsan da yine gel...
Ben yaşadıkça
Kur'an'ın
bendesiyim,
Ben Hz. Muhammed'in
ayağının tozuyum,
Biri benden bundan
başkasını naklederse,
Ondan da bizarım, o
sözden de bizarım,
şikâyetçiyim...
Ölümümüzden sonra
mezarımızı yerde
aramayınız,
Bizim mezarımız
ariflerin
gönüllerindedir...
Güneş olmak ve
altın ışıklar halinde,
Ummanlara ve çöllere
saçılmak isterdim,
Gece esen ve
suçsuzların ahına
karışan,
Yüz rüzgarı olmak
isterdim....
Aklın varsa bir başka
akılla dost ol da,
işlerini danışarak yap...
Şu toprağa sevgiden
başka bir tohum
ekmeyiz,
Şu tertemiz tarlaya
başka bir tohum
ekmeyiz biz...
Hayatı sen aldıktan
sonra ölmek,
şeker gibi tatlı şeydir,
Seninle olduktan
sonra ölüm, tatlı
candan daha tatlıdır...
Biz güzeliz, sen de
güzelleş, beze kendini,
Bizim huyumuzla
huylan, bize alış
başkalarına değil...
Bir katre olma,
kendini deniz haline
getir,
Madem ki denizi
özlüyorsun, katreliği
yok et gitsin
Beri gel, beri !
Daha da beri !
Niceye şu yol
vuruculuk ?
Madem ki sen bensin,
ben de senim, niceye
şu senlik benlik...
Ya olduğun gibi
görün, ya göründüğün
gibi ol…
*Gel, Gel, Ne Olursan Ol Yine Gel - Mevlana Celaleddin-i Rumi (ekultursanat.com)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder