Gazel
1.Haddeden geçmiş nezâket
yâl ü bâl olmuş sana
Mey süzülmüş şîşeden
ruhsâr-ı âl olmuş sana
2.Bûy-ı gül taktîr olunmuş
nâzın işlenmiş ucu
Biri olmuş hoy birisi
dest-mâl olmuş sana
3.Sihr ü efsûn ile dolmuşdur
derûnun ey kalem
Zülfi Hârûtun demek
mümkin ki nâl olmuş sana
4.Şöyle gird olmuş Firengistan
birikmiş bir yere
Sonra gelmiş gûşe-i ebrûda
hâl olmuş sana
5.Ol büt-i tersâ sana mey
nûş eder misin demiş
El-amân ey dil ne müşkilter
suâl olmuş sana
6.Sen ne câmın mestisin
bi’llah kimin hayrânısın
Kendin aldırdın gönül n’oldun
ne hâl olmuş sana
7.Leblerin mecrûh olur
dendân-ı sîn-i bûseden
La‘lin öpdürmek bu hâletle
muhâl olmuş sana
8.Yok bu şehr içre senin
vasf etdiğin dilber Nedîm
Bir perî-sûret görünmüş
bir hayâl olmuş sana
Günümüz Türkçesiyle
1.Nezaket haddeden geçmiş,
sana boy bos olmuş; şarap
şişeden süzülmüş sana kırmızı
yanak olmuş.
2.Gülün kokusu damıtılmış,
nazın ucu işlenmiş; biri sana
ter, birisi de mendil olmuş.
3.Ey kalem! Senin için
sihir ve büyü ile
dolmuştur. Harut’un
zülfü sana nâl olmuş
demek mümkündür.
4.Firengistan şöyle
toplanmış bir yere
birikmiş, sonra gelmiş
kaşının köşesinde
sana ben olmuş.
5.Ey gönül! O Hristiyan
güzeli sana şarap içer
misin demiş, aman
sana ne de zor soru
sormuş.
6.Gönül! Sen nasıl bir
kadehin sarhoşusun,
Allah için (söyle)
kimin hayranısın?
Kendini aldırdın;
noldun, sana ne
hâl olmuş?
7.Bûse (öpüş)
kelimesindeki
sin harfinin
dişlerinden dudakların
yaralanır. Bu suretle
dudağını öptürmek
senin için imkânsız
olmuştur.
8.Senin anlattığın
güzel
bu şehirde yok,
Nedim! Sen bir hayal
görmüşsün, sana peri
Yüzlü (bir güzel)
görünmüş.
*Haddeden Geçmiş Nezâket Yâl ü Bâl Olmuş Sana - Nedim (ekultursanat.com)
**
Nedim - Vikipedi (wikipedia.org)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder