3 Ocak 2025 Cuma

Salkım söğüt* & Nazım Hikmet


Akıyordu su

gösterip aynasında söğüt ağaçlarını.
Salkımsöğütler yıkıyordu suda saçlarını!
Yanan yalın kılıçları çarparak söğütlere
koşuyordu kızıl atlılar güneşin battığı yere!
Birden
bire kuş gibi
            vurulmuş gibi
                            kanadından
yaralı bir atlı yuvarlandı atından!
Bağırmadı,
gidenleri geri çağırmadı,
baktı yalnız dolu gözlerle
              uzaklaşan atlıların parıldayan nallarına!

Ah ne yazık!
        Ne yazık ki ona
dörtnal giden atların köpüklü boynuna bir daha yatmayacak,



beyaz orduların ardında kılıç oynatmayacak!
 

Nal sesleri sönüyor perde perde,
atlılar kayboluyor güneşin battığı yerde!
 

Atlılar atlılar kızıl atlılar,
atları rüzgâr kanatlılar!
Atları rüzgâr kanat...
Atları rüzgâr...
Atları...
At...

Rüzgâr kanatlı atlılar gibi geçti hayat!

Akar suyun sesi dindi.
Gölgeler gölgelendi
                renkler silindi.
Siyah örtüler indi
                mavi gözlerine,
sarktı salkımsöğütler


                   
sarı saçlarının
                                      üzerine!

Ağlama salkımsöğüt,
                        ağlama,
Kara suyun aynasında el bağlama!
                                            el bağlama!
                                                        ağlama!



*Hayat   & Ayşe Kulin

1941-1964 Dürbünümde Kırk Sene

Everest Yayınları

1. Basım : Ocak 2011



































































Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Nice Bir Aşkınla Feryad Edeyim & Dede Efendi *

Nîce bir aşkınla feryâd edeyim Bir onulmaz dağ-ı derdim var benim Söylemezdim derdim amma n’eyleyim Bir onulmaz dağ-ı derdim var benim