Bin yıldan uzun bir gecenin bestesidir bu.
Bin yıl sürecek zannedilen kar sesidir bu.
Bir kuytu manastırda duâlar gibi gamlı,
Yüzlerce ağızdan koro hâlinde devamlı,
Bir erganun âhengi yayılmakta derinden...
Duydumsa da zevk almadım İslav kederinden.
Zihnim bu şehirden, bu devirden çok uzakta,
Tanbûri Cemil Bey çalıyor eski plâkta.
Birdenbire mes'ûdum işitmek hevesiyle
Gönlüm dolu İstanbul'un en özlü sesiyle.
Sandım ki uzaklaştı yağan kar ve karanlık,
Uykumda bütün bir gece Körfez'deyim artık!
*İşittiklerim Gördüklerim Bildiklerim & Münevver Ayaşlı
Timaş Yayınları
3. Baskı, Nisan 2014 İstanbul
sözleri yahya kemalin hazan bahçeleri isimli yaralayıcı şiirinden alınmadır. bestesi pir-i musiki selahttin pınara aittir.
makamı bayati, usulü curcunadır.
kalbim yine üzgün seni andım da
derinden
geçtim yine dün o eski hazan bahçelerinden
üzgün ve kırılmış gibi en ince yerinden
geçtim yine dün o eski hazan bahçelerinden.
beni niyeyse en etkileyen kısmı ise birinin anılması sonucu böyle karamsar, üzgün bi halet-i ruhiyeye girmek ve müthiş bir imgelem olan hazan bahçelerinden geçmek kısmıdır. insanı annesini, babasını, arkadaşını, sevgilisini hatırlar ve gerçekten böyle bir duruma sürüklenir ve bu şarkı gibi
olur işte o an. bu nedenle dinlenir.
ne zaman eski günler, eskide kalan insanlar, bugün yaşanan kötü durumlar bu şarkıya yönlendirir insanı otomatik olarak.
youtubeda bülent ersoy ve sezen aksu söylüyordu çok da başarılılardı ki o yoruma yakın bir yorum bulamadım malesef şarkıyı albüme koyan sanatçılarda. hele sezen aksu'nun bir hazan bahçeleri deyişi vardı ki bir cümleye bin dem hazan koyuyordu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder