(...)Gök artık sonbaharı soluyordu,
Güneş daha seyrek parlıyordu,
Günler kısalıyordu git gide,
Açılıyordu hüzünlü bir sesle
Ormanların gizemli örtüsü,
Tarlaları duman kaplıyordu
Ve güneye doğru uzanıyordu
Kazların bağırtkan sürüsü,
Can sıkıcı günler yaklaşmaktaydı;
Kasım artık kapıdaydı.
Gün soğuk bir sise bürünüp batıyor
Diniyor çalışma sesleri tarlalarda;
Kurt yola çıkıyor
Kurt gibi acıkmış karnıyla;
Yoldaki at sezerek onu
Horulduyor-ve tedbirli yolcu
Yel gibi gidiyor tepeye;
Çoban artık kuşluk vaktinde
İnekleri kovmuyor ahırdan,
Ve öğleyin kavalıyla
Çağırmıyor onları halka olmaya;
Ve kulübecikte türkü mırıldanaraktan
Yün eğiriyor kız ve kış gecelerinin
Dostu çıracık çıtırdıyor karşısında.
Ve artık çıtırdayan ayazlı günler
Gümüş renkleriyle tarlalarda..
(Okurun beklediği uyak: “güller”;
Nah işte, al sana)
Moda bir parkeden daha şık
Buzdan giyside parlıyor ırmakçık.
Neşeli oğlan çocuğu ordusu
Kızaklarıyla kesip vızıldatıyor buzu;
Suların koynuna dalmayı düşünerek
Hantal kaz kırmızısı ayaklarıyla
Saldırganlıkla basarken buza
Kayıp düşüyor; sevinçle fır dönerek
İniyor ilk karlar bir biri ardına.
Seviyorum Sizi - Seçme Şiirleri & Aleksandr Puşkin
Евгений Оне́гин
*P. I. Tchaikovsky - Eugene Onegin - YouTube
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder