Teâllâh nasib ettin, taht-ı Süleyman’dır,
Uyan ki hâb-ı gafletten bu mülk zîrâ perîşandır.
Cihâna kılma rağbet meyl edüp de mekr-i şeytâna,
Emânet eyleme nâ-ehle, Hak nigehbandır.
Serîr-i saltanatta olma gafil bir an İlhâmî,
Sana da bâki kalmaz çünkü bu bir çerh-i devrandır.
*Üçüncü Selim hem şair, hem musikiciydi; hem saz çalar, hem besteler yapardı.Yaptığı besteler Türk musikisinin başarılı ve değerli eserleri arasında sayılır. Üçüncü Selim şiirlerinde İlhâmi mahlasını kullanırdı. Zaman zaman eskiden Hâkimâne denilen tarzda, yani akıl, himmet, sasihat yollu; zaman zaman da lirik şiirler söylemiştir. … ..
Yüce Tanrı nasip ettin, padişah oldum. Bu bir Süleyman tahtıdır sürekli değildir. Ey İlhâmi, gaflet uykusundan uyan; bu yurt perişandır. Şeytanın
hilesine uyup da cihana rağbet etme, halkı değersiz, görevini yapamayacak durumda kimselere emanet etme. Tanrı bizi
gözlüyor. Ey İlhâmi, saltanat tahtında otururken bir an gaflete dalma, akıl ve tedbirden ayrılma. Bu taht, bu taç da sana da kalmaz. Hayat, talih, zaman dönen bir çark gibidir; her şey değişir.
… ..
*Eski Şiirimizin Ustaları & Refik Ahmet Sevengil
III. Selim, 24 Aralık 1761 tarihinde babası III. Mustafa'nın saltanatı döneminde dünyaya geldi. Babası 1774 yılında öldüğünde sadece 13 yaşında olduğu için amcası I. Abdülhamid tahta çıktı. I. Abdülhamid şehzade Selim'e kendisinden önceki padişahların tersine, oldukça iyi davrandı. Kafes (oda hapsi) hayatı yaşamasına rağmen Selim'in iyi bir eğitim almasına izin verdi. Şehzade Selim müzik ve edebiyatla ilgilendi. Fransa'nın Fransız İhtilali öncesindeki son kralı olan XVI. Louis'le mektuplaştı. Daha tahta çıkmadan Osmanlı Devleti'nde köklü bir yapısal değişikliğe gerek olduğu inancına vardı. I. Abdülhamid 7 Nisan 1789 yılında ölünce, III. Selim Avrupa'yı temelinden sarsacak olan Fransız İhtilali'nin eşiğinde tahta çıktı.
III. Selim tahta çıktığında Osmanlı Devleti hem Avusturya hem de Rusya'yla savaş halindeydi. Başarısızlıkla sonuçlanan bu savaşlar 1792 yılında Avusturya'yla yapılan Ziştovi Antlaşması ve 1792 yılında Rusya'yla yapılan Yaş Antlaşması ile son buldu. Böylece III. Selim Osmanlı Ordusu'nda çoktandır yapmak istediği yenilikleri yapma fırsatı buldu. 1793 yılında Nizam-ı Cedid ordusunu kurdu. Bu sırada Napolyon Bonapart'ın komutası altındaki Fransız orduları Osmanlı Devleti'ne ait olan Mısır'a saldırmıştı (1798). Osmanlı ordusu İngilizlerin yardımıyla Mısır'ı başarıyla savundu. 1801 yılında yapılan El-Ariş Antlaşması ile Fransa Mısır'daki emellerinden vazgeçti.
1807 yılında Nizam-ı Cedid ordusunun kaldırılmasını isteyen yeniçeriler Kabakçı Mustafa'nın önderliği altında ayaklandılar. III. Selim Nizam-ı Cedid ordusunu dağıtmak ve 29 Mayıs 1807 tarihinde de tahttan çekilmek zorunda kaldı. III. Selim'in yerine geçen amca oğlu IV. Mustafa III. Selim'i tekrar kafese geri gönderdi. 28 Temmuz 1808 tarihinde III. Selim'i tekrar tahta çıkarmak amacıyla Rusçuk ayanı Alemdar Mustafa Paşa saraya yaklaşırken III. Selim, kuzeni padişah IV. Mustafa'nın emriyle boğduruldu. III. Selim ile onu idam etmeye gelen yeniçeriler arasında büyük bir arbede geçtiği bilinmektedir. III. Selim'in cenazesi Laleli Camii'nin avlusunda babası III. Mustafa Türbesi'ne defnedildi.
III. Selim'in kızkardeşi Hatice Sultan'ın sarayı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder