Bin zeban söylersin ol çeşm-i suhan-perdâz ile,
Dâsitanlar şerh edersin bir nigâh-ı nâz ile.
Dün gece cûş-i safâdan oldu bir deryâ-yı nûr,
Kûçe-i ney, mâhitâb-ı şûle-i avâz ile.
Sen ıtab-ı naz kasdetsen dâhi ol çeşm-i şûh
Âşıkın mecnun eder bir şive-i mümtâz ile.
Sessizce konuşan o gözlerinle bin dili birden söylersin; nazlı bakışlarınla destanlar anlatırsın. Bir yandan ney sesi, bir yandan okuyucuların seslerinden çevreye yayılan ay ışığına benzer parıltı öyle bir zevk ve sefa çoşkunluğu vücuda getirdi ki etrafı bir nur denizi halinde gördüm. Sen âşığını azarlamak istersen bile o şuh gözün bin seçkin şive ile, işve ile âşığı deli eder.
Nedim'in bu mısralarını da on dokuzuncu yüzyıl sonlarında, asrımızın ilk yarısında yaşamış olan eski Washington elçimiz, eski Dârülelhan Ziya Paşa nişaburek makamında bestelemişti. … ..
*Eski Şiirimizin Ustaları & Refik Ahmet Sevengil
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder