1 Şubat 2024 Perşembe

Çıktım Erik Dalına & Yunus Emre*


Çıktım erik dalına

Anda yedim üzümü

Bostan ıssı kakıyıp

Der ne yersin kozumu


Uğruluk yaptı bana

Bühtan eyledim ona

Çerçi de geldi aydır

Hani aldın gözgünü


Kerpiç koydum kazana

Poyraz ile kaynattım

Nedir diye sorana

Bandım verdim özünü


İplik verdim cullaha

Sarıp yumak etmemiş


Becid becid ısmarlar

Gelsin alsın bezini


Bir serçenin kanadın

Kırk katıra yüklettim

Çift dahi çekemedi

Şöyle kaldı kazını


Bir sinek bir kartalı

Salladı vurdu yere

Yalan değil gerçektir

Ben de gördüm tozunu


Bir küt ile güreştim

Elsiz ayağım aldı

Güreşip basamadım

Gövündürdü özümü



Kafdağı'ndan bir taşı

Şöyle attılar bana

Öylelik yola düştü

Bozayazdı yüzümü


Balık kavağa çıkmış

Zift turşusun yemeğe

Leylek koduk doğurmuş

Baka şunun sözünü


Gözsüze fısıldadım

Sağır sözüm işitmiş

Dilsiz çağırıp söyler

Dilimdeki sözümü


Bir öküz boğazladım


Kakladım sere kodum

Öküz ıssı geldi der

Boğazladım kazımı


Bundan da kurtulmadım

Nideyim bilemedim

Bir çerçi de geldi der

Kanı aldın gözgümü


Tosbağaya sataştım

Gözsüz sepek yoldaşı

Sordum sefer nereye

Kayseri'ye âzimi


Yunus bir söz söylemiş

Hiçbir söze benzemez

Münafıklar elinden


Örter mâ'na yüzünü




*Yüzüncü Ad “Baldassare’nin Yolculuğu” & Amin Maalouf


Özgün adı : Le Périple de Baldassare



*
https://www.okuryazar.com.tr/dergi/ciktim-erik-dalina-anda-yedim-uzumu


*Uğruluk: Uğrunun yaptığı iş, yol kesenlik, soygunculuk, hırsızlık, haydutluk.

*Cûlâh veya cullâh: Farsça “ören, dokuyan” anlamındaki cûlâh veya cullâh (جولاه، جلّاه) kelimesi, Türkler arasında yaygın olarak çulha (bazan bozuk şekliyle çulfa) şeklinde söylenir. Bu adlandırmayla Osmanlılar’da genellikle pamuklu dokuyan dokumacılar kastedilmiştir.

Cullâhlık, hemen her Osmanlı şehir ve kasabasının temel iktisadî faaliyetini oluşturan zanaat kollarının en önde gelenlerinden biri olarak dikkati çeker.

*Becid :BECİT – BECİD. (ﺑﺠﺪ) sıf. (Fars. be- eki ve Ar. cidd “ciddiyet” ile be-cidd “ciddî olarak”tan becid) E. T. Türk. ve halk ağzı. Ciddî, önemli: “Bu iş o kadar ... 

*Koduk : (Kökü bulunamamıştır) E. T. Türk. ve halk ağzı. Eşek yavrusu, sıpa: Balık kavağa çıkmış zift turşusun yemeğe / Leylek koduk doğurmuş

baka ...




Çıktım Erik Dalına Şiiri Eski Türkçesi


Çıkdum erik talına anda yidüm üzümi Bostân ıssı kakıyup dir ne yirsün kozumı

Kerpîç koydum kazgana poyrazıla kaynatdum Nedür diyü sorana bandum


virdüm özini

İplik virdüm Çulhâya sarup yumak itmemiş Becid becid ısmarlar gelsün alsun bezini

Bir serçenün kanadın kırk kanluya yükletdüm Çifti dahı çekmedi kaldı şöyle yazılı

Bir sinek bir kartalı kaldurup urdı yire Yalan degül gerçekdür ben de gördüm tozını

Balık kavaga çıkmış zift turşısın yimege Leylek koduk togurmış bak a şunun sözini


Bir küt ile güreşdüm elsüz ayagum aldı Güreşüp basamadum göyündürdi özümi

Kâf Tagı'ndan bir taşı şöyle atdılar bana Öylelik yire düşdi bozayazdı yüzümi

Gözsüze fısıldadum sagır sözüm işitmiş Dilsüz çagırup söyler dilümdeki sözümi

Bir öküz bogazladum kakıldum sere kodum Öküz ıssı geldi eydür bogazladun kazumı

Ugrulık yapdum ana bühtân eyledi bana Bir çerçi geldi eydür kanı aldun gözgümi


Tosbagaya ugradum gözsüzsepek yoldaşı Sordum sefer kancaru Kayserî'ye ‘azimi

Yûnus bir söz söylemiş hîç bir söze benzemez Münâfıklar elinden örter ma‘nî yüzini

































Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Ne içindeyim zamanın & Ahmet Hamdi Tanpınar

Ne içindeyim zamanın, Ne de büsbütün dışında; Yekpare, geniş bir anın Parçalanmaz akışında. Bir garip rüya rengiyle Uyuşmuş gibi her şekil, ...