23 Ocak 2025 Perşembe

Nice Bir Aşkınla Feryad Edeyim & Dede Efendi *


Nîce bir aşkınla feryâd edeyim

Bir onulmaz dağ-ı derdim var benim

Söylemezdim derdim amma n’eyleyim

Bir onulmaz dağ-ı derdim var benim

Makber

Her yer karanlik

Pür nur o mevki

Magrip mi yoksa makber mi yarab?

 


Kabrin çiçekten

Bir türbe olmuş

Dönmüş o türbe bir haclegâha


Kabri çiçekten
Bir türbe olmuş


Dönmüş o türbe bir haclegâhe
Dönmüş o türbe bir haclegâhe
Dönmüş o türbe bir haclegâhe

Makber * & Abdülhak Hamit Tarhan

 


Eyvah!
Ne yer, ne yâr kaldı,

Gönlüm dolu ah-u zâr kaldı.

Şimdi buradaydı, gitti elden,

Gitti ebede gelip ezelden.

Ben gittim, o haksar kaldı,

Bir köşede tarumar kaldı,

Baki o enis-i dilden, eyvah,

Beyrut'ta bir mezar kaldı.

Bildir bana nerde, nerde Yarab,

Kim attı beni bu derde Yarab?

Nerde arayayım o dil rübayı,

Kimden sorayım bi-nevayı?

Derler ki unut o aşnayı,

Gitti tutarak reh-i bekayı,

Sığsın mı hayale bu hakikat?

Görsün mü gözüm bu macerayı?

Korkulu Öykü & Boris Pasternak*


Her şey değişecek her şey

Asıl olana doğru, büyük olana,
çocukların uykusunu bölenler
Bağışlanmayacak asla.

Unutulmayacak, unutulur mu hiç
Şu minik yüzlere işlenmiş gam, tasa,
Düşman saldığı bu dehşeti
Ödeyecek bir gün mutlaka.

Gün gelecek yolu onun da
Tüyler ürpertici bir öyküden geçecek,
Alınacak yüzlerce yüzlerce defa
Yetimin, sakatın, dulun öcü.

Aklına getir bir o bombaları
O astığı astık dönem
O cinayetler, o yıkıntılar,

21 Ocak 2025 Salı

Şu daracık, şu küçücük altı kapılı yurttan & Mevlâna*

Şu daracık, şu küçücük altı kapılı yurttan,

deniz gibi uçsuz bucaksız canı, daraldı, değil mi?


“Gölgem bu dünyada  olsa da gam değil, o dünyadayım ben…”

18 Ocak 2025 Cumartesi

Terk-i aşk etmek mi istersin nedir niyyet sana & Fuzûlî


Gerçi ey dil yâr için yüz verdi yüz mihnet sana

Zerrece kat’i mühabbet etmedin rahmet sana

Saklama nakd-i gam-i aşkını ey can zâhir et

Kim verem habs-i bedenden çıkmağa ruhsat sana

Çâre-i bih-bûdumu sordum mu’âlicden dedi

Derd derd-i aşk ise mümkin değil sıhhat sana

Tutarım yarın kıyâmette habîbim dâmenin

Mestsin gaflet şarabından bu gün mühlet sana

Aşk ehlin âteş-i hicrâna eylersin kebâb

Küfr-i zülfün salalı rahneler îmânımıza & Fuzûlî*


Küfr-i zülfün salalı rahneler îmânımıza

Kâfir ağlar bizim ahvâl-i perîşânımıza

(Saçının kafirliği (ya: karalığı)  imanımızda gedikler açtığından beri, kafir bile bizim perişan halimize acır oldu.) 

Seni görmek müteazzir görünür böyle ki eşk
Sana baktıkça dolar dîde-i giryânımıza

(Seni görmek imkansız oldu, öyle ki, sana baktıkça ağlayan gözümüze kanlı yaşlar doluyor.) 

Cevri çok eyleme kim olmaya nâgeh tükene

Nice Bir Aşkınla Feryad Edeyim & Dede Efendi *

Nîce bir aşkınla feryâd edeyim Bir onulmaz dağ-ı derdim var benim Söylemezdim derdim amma n’eyleyim Bir onulmaz dağ-ı derdim var benim